Mar082008

Sözlük mü? Bildiğimiz sözlük mü?

Yazar: Gökhan ÖZİÇ Yayınlanma Saati: 23:36
Kategori(ler): Teknoloji

         “Sözlük” dendiğinde hepimizin ilk aklına gelen, farklı dillerin kelimelerinin birbirlerine göre karşılıklarının bulunabildiği; ya da aynı dil içerisindeki kelimelerin geniş anlamlarının bulunduğu kaynaktır. Ama, ülkemizde öyle bir sözlük var ki bilinen sözlük anlayışının üzerine çıkıp Türkiye’de herkesin fikirlerine önem verdiği bir sanal platform haline gelmiştir. Evet, tahmin edeceğiniz üzere Ekşi Sözlük’ten bahsediyorum. Bugün gazete okurken Ayşe Arman’ın bir röportajına rastladım ve paylaşmak istedim. Röportaj Ekşi Sözlük’ün yaratıcısı Sedat KAPANOĞLU ile yapılmış. Kendisi şu anda Microsoft’un Seattle’deki Windows Yazılım ekibinde çalışan bir yazılım mühendisi. Üniversite mezunu değil. ÖSS’nin ona göre olmadığını ve bundan dolayı da üniversiteye girmediğini söylüyor. Daha sonra bir vakıf üniversitesini kazanmış ama o sırada da çalıştığı için devamsızlıktan atılmış. Yazılım tutkusu onda daha çocukken başlamış. İlkokuldayken abisinin okuduğu okuldaki bilgi işlem labaratuvarına birlikte giderlermiş. Burada o da program yazmaya çalışır ve başarırmış. Hocalar dahi onun program yazabildiğine inanamazmış. Bu tutkusu onda giderek artmış ve kendini geliştirmiş. Üniversite mezunu olmamasına karşın yazılım konusunda profesyonelleşmiş. Buna karşın üniversite mezunu olmadığından dolayı pişman olduğunu da sözlerine ekliyor. İşin kolayı varken, zor yoldan yapmaya çalışmak, Üniversitede hocaların hazır öğrettiği şeyleri, kendi kendine öğrenmek zorunda kaldığını söylüyor. Bunun, şu an bulunduğu noktaya gelebilmesinin daha uzun sürmesine neden olduğunu ve daha zahmetli hale getirdiğini söylüyor. Microsoft’a nasıl kabul edildiniz sorusuna ise şu şekilde cevap veriyor: “Microsoft bildiğiniz şirketlere benzemiyor. Diplomaya değil, yeteneğe ve potansiyele bakıyor. Ama burada da işe girmek kolay değil. Microsoft’a girebilmiş olmam, tamamen yazılım geliştirmeye beslediğim kişisel tutkuyla alakalı.” Çocukken bilgisayar yazılımına duyduğu ilgiyi normal bir şey olarak tanımlıyor. Resme ya da müziğe ilgi duymaktan çok da farklı sayılmadığını; hayal gücünüzü, somut bir esere dönüştüren enstrümanın bilgisayar olduğunu söylüyor. Herkesin yaptığını istemeyen biri Sedat KAPANOĞLU. Aynılaşmayı sevmiyor. Farklı şeyler denemekten zevk alıyor. Ekşi Sözlükte bu şekilde doğmuş. İlk başlarda bir geyik olarak yapılmış sözlük. Daha sonra internetin yaygınlaşmasıyla yayılmış. Başlarda arkadaşlarını davet etmiş ve onlar da kendi arkadaşlarını ve site çığ gibi büyümüş. Bilgisayarcıların en büyük sıkıntısının sürekli masa başında oturmaktan dolayı sırt problemleri çekmesi ve kilo sorunu olduğunu vurguluyor. Mouse ve klavye kullanmanın da, tendon zedelenmesi gibi sorunları getirdiğini söylüyor. Sağlığa özen göstermek ve sporu ihmal etmemeyi tavsiye ediyor. Sedat KAPANOĞLU benim de çok taktir ettiğim bir yazılım mühendisi. Ekşi sözlük sanal dünyaya açılmış yeni bir kapı ve gerçekten de farklı bir proje. Bu kadar insanı ve bu kadar farklı görüşü bir arada sunabilen; bunu da kavga, gürültü olmadan; herhangi ciddi bir olay yaşanmadan sunabilen bildiğiniz başka bir platform daha var mı? (Ufak tartışmalar tabii ki oluyor ama saygı sınırı çerçevesinde. Bunlar da sitenin moderatörleri tarafından sürekli kontrol ediliyor ve kanunsuzluk, ya da hakaret içermediği taktirde yayımlanıyor.) Ekşi Sözlük, internete ve fikir paylaşımına yeni bir soluk getirdi. Umarım ülkemizde böyle projeler üretilmeye devam eder. Bu yazı dizisini okumanızı tavsiye ederim. (Hürriyet gazetesi-Cumartesi eki) 



Etiket(ler): ,



[KickIt] [Dzone] [Digg] [Reddit] [del.icio.us] [Facebook] [Technorati] [Google] [StumbleUpon]

E-mail | Permalink | Trackback | Yazı RSSRSS comment feed 0 Yorumlar

Yorum ekle


 

  Country flag

biuquote
  • Yorum
  • Canlı önizleme
Loading