Gökhan ÖZİÇ

Microsoft Yaz Okulu 2010 Ankara, bu yıl Hacettepe Üniversitesi ev sahipliğiyle 19 Temmuz - 13 Ağustos tarihleri arasında yapıldı. Kazananlardan biri olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu program, bilişim sektörüne girecek adaylar için yapılabilecek en iyi stajlardan biri. Microsoft Yaz Okulu, bilişim sektörü adaylarını hedef alan bir program. Program dahilinde her üniversiteye belirli bir kontenjan ayrılıyor. Başvurular alınıyor ve değerlendiriliyor. Seçilen kişiler ise 20 iş günü boyunca, Microsoft teknolojilerinde uzman MVP'ler tarafından verilen eğitimlere katılmaya hak kazanıyorlar. Programın sonunda 2 ya da 3'erli gruplar halinde bir proje yapmanız gerekiyor. Bu projeler Imagine Cup odaklı oluyor. Bu sayede bu programı bazı üniversiteler staj olarak kabul ediyorlar. Benim üniversitemde olduğu gibi. 20 iş günü boyunca Windows Server 2008 R2, SQL Server 2008 R2, C#, ASP.NET ve Silverlight, XNA Game Stdio, Sharepoint, Windows Embedded ve Windows Mobile teknolojileri hakkında eğitim aldık. En güzel tarafı ise, eğitimlerin piyasa odaklı olmasıydı. Okulda öğrenilemeyen bu ayrıntı, inanın bir hayli işinize yarıyor. Eğer siz de bilişim sektörü adaylarından biriyseniz, bu programı denemenizi tavsiye ediyorum. Kazanırsanız, 20 iş günü boyunca güzel bir eğitim sizi bekliyor olacak.

Etiket(ler): staj, microsoft yaz okulu, microsoft

Daha önceki yazılarımda sizlere surface ve 6th sense’den bahsetmiştim. Surface temel olarak her yüzeyin bilgisayara döneceğinden yola çıkılarak geliştirilmeye başlanmış bir teknoloji. 6th sense ise surface’den farklı olarak her yüzeyin bilgisayar gibi kullanılabileceği üzerine tasarlanmıştı. Şimdi ise yüzey mantığı daha da spesifik hale geliyor ve “neden insan teni, vücudu da bilgisayar gibi kullanılabilen bir yüzey olmasın” fikri ön plana çıkıyor. Bu fikrin ön plana çıkmasını sağlayan ise kuşkusuz Skinput. Peki nedir bu Skinput? Skinput sistemi (Tensel duyum kontrolü sistemi) parmaklarınız olmadan, vücudunuzun ürettiği komutlar sayesinde bilgisayarınızın kontolünü sağlama imkanı veriyor.  Carnegie Mellon Universitesinden araştırmacı Kristina Grifantini ve Microsoft şirketi uzmanları birlikte çalışarak insan kolunu basit bir dokunmatik ekran’a dönüştürebilen bir acoustic biosensor (akustik biyosensör) geliştirdiler. Sistem, dokunmatik bir hareketle vücudun dış yüzeyine yayılan anlık ses dalgaları’nı yönlendiren ve kolun pazı kısmına takılan bir kol bandı ile çalışmaktadır.Araştırmacılar, akustik seslerin kaynağını tespit edip ayrıştırabilen bir software program tasarladılar ancak sistemin işleyişinde insanın kemik, kas ve doku yoğunluğu ve kalınlığına göre çok küçük farklılıklar görülebilmektedir. Akustik sesler’i tuş komutlarına çevirebilen bu sistem, Kol bandına yerleştirilmiş bir Pico (gelişmiş bilgisayarlarda bulunan küçük ve etkili bir program dili) Projektörü sayesinde kullanıcının avuç içi ya da kollarına tuş kontorlü sağlayarak bir tetris oyununu idare etme yeteneği vermektedir. Araştırmacılar, kolda 5 noktanın bilgisayar tuşu gibi belirlendiği zaman bu kontrol sisteminin %95.5 doğrulukla çalışabileceğini tespit ettiler. Kaynak: http://www.bilisimhaber.com/programlar/bilgisayar-kontrolu-kollarla-yapilabilir.html

Etiket(ler): skinput, tensel bilgisayar, tensel duyum kontrolü sistemi

Dünyanın en iyi arama motoru olan Google, internet tabanlı projelerine her geçen gün yenilerini eklerken içerisinde çalkalanmalar yaşıyor. Google’ın kurucuları Larry Page ve Sergey Brin kendilerine ait 5,5 milyar dolar değerindeki 10 milyon adet hisse senedini satıyorlar. Hisse senetlerinin satışı, artık çoğunluk hakkına sahip olmayacakları anlamına geliyor. Satıştan önceki %59’luk oy hakları satışların tamamlanmasından sonra %49 olacak. Hisselerin satışı market değerini en az etkileyecek şekilde beş yıla yayılarak gerçekleşecek. Google sözcüsü ”Hala ikisi de önceki gibi Google’a bağlı olacaklar” diyor ve ekliyor; “Onlar günlük yönetimin ve de ürün stratejilerin bir parçası olmaya devam edecekler. Google için ifade ettikleri anlamda ve değerde hiçbir değişiklik yaşanmayacak” Gerçek şu ki bu satış sonucunda çoğunluk kontrolünü kaybedecekler, bu da satışı sembolik bir satış olmaktan çıkarıyor. Larry Page ve Sergey Brin Google’ı %10’luk oy hakkına sahip olan CEO Eric Schmidt ile birlikte yönetiyorlardı. Kaynak:http://www.pctime.com.tr/index.php/googlein-kuruculari-hisselerini-satiyor-2615

Etiket(ler): google

İnternet tabanlı yaratıcı fikirlerin yarıştığı ve ödüllendirildiği 2009 Webmaster Ödülleri sahiplerini buldu. Yaratıcı birçok fikrin katıldığı yarışmada bayan developerların birincilikleri kapması beni çok sevindirdi. Bunlar, bazı yanlış fikirlere göre teknolojinin bayanların platformu olmadığı hipotezini çok güzel çürüten gelişmeler. Yarışmada ödül alan herkesi tebrik ediyorum. İşte haberin detayı: İnternet üzerindeki en yaratıcı çalışmaların yer aldığı 2814 farklı projenin yarıştığı ortamda webmaster ödüllerinin ilk üç kazananı belli oldu. Webmaster ödülleri sahiplerini bulurken, Conrad Oteli’nde gerçekleşen tören’de Bakan Binali Yıldırım’dan, YouTube un yasaklanmasına tepki gösterenlere tepki yağdı. Binali Yıldırım, bir web sitesi ne kadar popüler ve ilgi toplarsa toplasın, içinde bulunduğu toplumun örf ve adetlerine hatta kurallarına uyum sağlayamıyorsa, o toplumda var olamaz dedi. İnternet teknolojisinin büyük yol kat ettiğini belirten Bakan Binali Yıldırım, ülkelerin, teknolojiler karşısında haysiyet ve şereflerini korumaları gerektiğini, bu yüzden en güçlü internet web sitelerinin de bu hassasiyete önem göstermeleri gerektiğini gelirtti. Türk milletinin kendine has değerleri olduğunu, ve bu ülkede faaliyet göstermek isteyen firmaların da bu konuya önem göstermeden bu  ülkede herhangi bir varlık gösteremeyeceğini belirtti. Bu konunun bir reklam aracı haline dönüşmesinin de oldukça üzücü olduğunu belirten Yıldırım, haksız bir şekilde kazanç elde etmenin ve Türkiye’nin yeniliklere açık olmadığını belirten söylemlerin son derece yanlış olduğunu belirtti. Webmaster yarışmasında birinciliği “Online Orkestra” ile “İnteraktif Uygulamalı Canlı Performans/Konser Platformu” paylaştı. Online Orkestra, İzmir’den Sinem Orgenç’e ait, İnteraktif Uygulamalı Canlı Performans/Konser Platrormu ise İstanbul’dan Güldeniz Polat’a ait. Bu yarışmada birinci olanların ödülü 2500TL olarak her bir birinciye eşit olarak dağıtıldı. Bu profeler, Hürriyet.com.tr’de uygulamaya koyulduktan sonra da yaklaşık olarak 10 milyon reklam gösterimi sahibi oldu. Yarışmada ikinciliği İzmir’den “Recyourlife” , üçüncülüğü ise Kayseri’den “Yurt içinden ve yurt dışından alıcıların ülkemizden sezonluk arsa kiralamak isteyenler için oluşturulmuş web sitesi” kazandı. Alıntıdır: http://www.bilisimhaber.com/haberler/2009-webmaster-odulleri-dagitildi.html

Etiket(ler): webmaster 2009 ödülleri

Her insanın hayatta gerçekleştirmek istediği büyük bir hayali vardır. Bazıları iyi bir doktor olmak ister, bazıları ise iyi bir bürokrat. Bazıları dünyayı değiştirmek ister, bazırları ise daha önce hiç yapılmamış; farklı birşey yapmak ister. Aynen Avatar’ın yönetmeni James Cameron’un yıllar önce yapmak istediği fakat o zamanın şartlarında imkansız olan hayali gibi. Doğayla bütünleşmiş, ellerinde sadece ok ve yayları olan savaşçı bir halk, The Na’vis; üzerinde yaşadıkları sıradışı ve bir o kadar tehlikeli gezegen, Pandora; ve doğayı katletmeye ant içmiş, sıradaki hedefi de Pandora olan düşman; insanoğlu. Filmin konusu şu şekilde: Bizleri hayal gücümüzün ötesinde muhteşem bir dünyaya taşıyacak olan film Na’vi adlı yok olmak üzere olan bir halkın yaşadığı Pandora adlı gezegende geçiyor. Yarı-felçli bir savaş gazisi olan Jake Sully, kendilerine özgü dilleri ve kültürü olan, barış ve doğa ile örtülü bir çevrede yaşayan Na’vi halkının arasına gönderilir. Askeri bir şirket uzaktaki bu gezegeni ve barındırdığı kaynakları incelemek üzere AVATAR adlı bir program oluşturmuştur. Bu program ile insanlar genetic mühendislik sonucu yarı insan yarı Na’vi haline getirilir ve misyoner olarak Pandora’ya gönderilirler. Botanist  Dr Grace Augustine (Sigourney Weaver) ile programa gönüllü olarak katılmış Jake’in bedenlerinin Avatar’I yaratılacak ve böylece Jake’e de felç olmuş bedenini başka bir formda kullanma şansı verilmiş olacaktır. Na’vi halkından Prenses Neytiri ile tanışan Jake, kendisini Pandora’ya gönderen tehlikeden bu halkı savunurken bulur. Yabancısı olduğumuz bu yeni dünyaya Jake Sully isimli, tekerlekli sandalye mahkum kalmış bir gazinin gözünden bakıyoruz. Fonksiyonlarını kaybeden bedenine rağmen içinde halen savaşçı bir ruh barındıran Jake, dünyanın enerji krizini çözmeye yetecek kaynaklara sahip olan ve bu kaynakları araştırmak üzere bir birliğin çalıştığı Pandora isimli gezegene ışık yılı yolculuğu yaparak asker olarak gönderilir. Pandora’daki atmosfer toksik olduğu için Avatar isimli program oluşturulur; bu programa göre insan “operatörleri”nin bilinçleri avatar isimli uzaktan kontrol edilebilen ve öldürücü etkisi olan hava koşullarında yaşam sürdürebilmeyi sağlayan biyolojik bedene bağlanır. Bu avatarlar insan DNA’sı ile Pandora’nın yerel halkı Na’vilerin genlerinin birleştirilmesiyle oluşur. Jake kendi avatarında yeniden doğduğu halde yürüme yetisini de geri kazanır. Gezegendeki değerli enerji kaynaklarını elde etmelerine mani olarak görülen Na’vi halkının arasına sızmakla görevlendirilir. Fakat güzel bir dişi Na’vi olan Neytiri, Jake’in hayatını kurtarır ve bu her şeyi değiştirir. Neytiri’nin kabilesi tarafından kabul edilen Jake, onlardan biri olmayı tabii kaldığı bir çok test ve macera sonrasında öğrenir. Jake ve gönülsüz eğitmeni Neytiri arasındaki ilişki zamanla derinleşir ve böylece Na’vi halkna saygı duymayı, sonunda da onlar safhında yer almayı tercih eder. Yerli Na’vi halkına destansı ve evrenin kaderini belirleyecek bir savaşta liderlik edecek ve böylece kabul görmesini sağlayacak son sınavı da verip veremeyeceği belirlenecektir. Bu muhteşem filmi halen izlemediyseniz biranevvel gidin. Çok fazla şey kaçırıyorsunuz. James Cameron’un, daha bu filmi çekmenin imkansız olduğu zamanlarda böyle güzel bir kurguyu nasıl hayal edebildiğine şaşıracak, 3D keyfiyle birlikte fantastik Pandora gezegeninin doğasına dokunmaya çalışacak, hikayenin içinde kaybolup filmin sizi sarmasına izin vereceksiniz. Az önce filmin kamera arkası görüntülerini izledim ve Amerikalılara bir kez daha hayret ettim. Bazılarınız bana kızabilir ama görüntüleri izlediğinizde bana hak vereceksiniz. İnsan kendine “Bu adamlar bunları nasıl yapıyor? Bizim neyimiz eksik?” diye sormaktan kendini alamıyor. O kadar gelişmiş bir teknolojiyle çekilmiş ki, insan kullanılan teçhizatı takip etmekte bile zorlanıyor. Hele ki James Cameron’un hayal gücüne hayran olmamak elde değil. Böyle büyük ve güzel br kurguyu hayal etmek ve bunu film haline getirebilmek için yıllarca gerekli teknolojinin geliştirilmesini beklemek, kendisine duyduğum hayranlığı daha da artırıyor. Ne kadar büyük bir aşk ki yıllarca sabrederek beklemiş. Keşke dünyada herkes yaptığı işi James Cameron kadar ciddiye alsa. Şimdi sizleri filmin kamera arkası görüntüleriyle baş başa bırakıyorum.

Etiket(ler): avatar, avatar behind scene, avatar kamera arkası, pandora, navi, na'vi

Microsoft’un çıkardığı tüm işletim sistemlerinde gerekli yamaları tek çatı altında topladığı paketleri yani “Service Pack” leri, windows’larımızın daha stabil ve daha verimli çalışmasına olanak sağlıyor. Hatta bu yüzden, bir çok firma yeni çıkan bir Windows’a geçmeden önce SP’sinin çıkmasını bekliyor. Bu yüzden bu haber onları da sevindirecektir sanırım. Microsoft, Windows 7 için SP çalışmalarına devam ediyor ve yakında kullanılabilir hale gelecek. “Within Windows Blog”unda yazan Rafael Rivera’ın yazdıklarına göre, kayıt defterindeki bazı anahtarlar SP uygunluğuna göre denetleniyor. Bu denetleme Microsoft’un işletim sisteminizde bulunan “Windows Update” yazılımıyla yapılıyor. Rafael Rivera daha önce Windows 7 ile ilgili yazılar yazmış ve bunlar da doğru çıktığı için gayet güvenilir bir kaynak. Daha betasından itibaren büyük bir kullanıcı kitlesine sahip olan Windows 7’nin SP’sini ise merakla bekliyoruz.

Etiket(ler): microsoft, windows 7

Merhaba; İnternette gezinirken yeni farkettiğim bir Windows 7 modunu sizlerle paylaşmak istedim. “GodMode” adı verilen bu modu açmak ise çok basit. Öncelikle masaüstünüzde yeni bir klasör oluşturun. Oluşturduğunuz bu klasörün adını GodMode.{ED7BA470-8E54-465E-825C-99712043E01C} olarak değiştirin. Klasörünüz farklı bir simge halini alacak ve ismi de GodMode olarak değişecek. Şimdi bu simgeye çift tıklayın. Tek bir pencere ile tüm Windows 7 ayarları karşınızda. Çok fazla uğraşmadan, control panel içerisinde kaybolmadan tek bir pencere ile bütün ayarlara erişmeniz mümkün. Çok hoşuma gitti ve kullanışlı bir özellik. Aynı mode vistada da çalışıyormuş ama deneme imkanım olmadı (Windows Vista yüklü makinem yok). İşte bu tek ama çok işlevli pencereden bir ss: Kaynak: http://www.yeniprogram.gen.tr/haber/9184/Gizli-Windows-7-modunu-acin.html

Etiket(ler): windows 7, godmode

Microsoft Regional Director’u ve Silverlight dalında Microsoft MVP’si olan Daron Yöndem’in daha beta sürümleri yayında olan Silverlight 4.0 , WPF ,  LINQ ve .NET 4.0 ı anlatacağı 6.5 saatlik Workshop’a davetlisiniz. Workshop üniversite dışından katılıma açıktır. Zaman : 4 Ocak 2010 ,  10:40 – 17:00 Mekan : Çankaya Üniversitesi Mavi Salon Düzenleyen : Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Topluluğu (MSP’miz Özlem Hancıoğlu’na sonsuz teşekkürler) Etkinlik Sayfası : http://www.facebook.com/event.php?eid=262268922597&ref;=mf

Etiket(ler): microsoft, workshop, .net 4.0, wpf, linq, silverlight 4.0, bmt

.NET’de çalışırken bir web uygulaması geliştirmek istiyorsunuz. Bunun için iki tane seçeneğiniz var. Ya “New Project” deyip yeni bir web application yaratacaksınız; ya da “New Website” deyip yeni bir websitesi yaratacaksınız. Eğer projenizde kendi yazacağınız class’lar da olacaksa işler biraz değişiyor. “New Website” seçeneğiyle proje oluşturduğunuzda; yazdığınız tüm classları istediğiniz yerden rahatlıkla çağırabiliyorsunuz. Fakat “Web Application” oluşturarak çalışmaya alışık biriyseniz bu biraz daha meşakatli. Bu yazımda sizlere “Web Application” seçerek proje oluşturmaya alışmış developerlar için yazılan class’ların proje içerisinde nasıl kullanıldığını anlatacağım. File->New Project->ASP.NET Web Application yolunu takip ederek projemizi oluşturalım. Sorunun rahat anlaşılır olması için kolay bir örnekle gideceğim. Örneğin dört işlem yapan bir class oluşturmak istiyoruz. Solution Explorer’dan projemizde gerekli yere sağ tıklayıp Add->New Item->Class yolunu takip edip, class’ımıza “Basic Operations” ismini verelim ve oluşturalım. Şimdi class’ımızda kullananacağımız attribute’leri, accessor property’leri, constructor’leri ve method’ları yazalım. using System; using System.Collections.Generic; using System.Linq; using System.Web; namespace BasicOperations.App_Code { public class BasicOperations { private double a; private double b; public double A { get { return a; } set { a = value; } } public double B { get { return b; } set { b = value; } } public BasicOperations() { A = 0; B = 0; } public double Addition() { return A + B; } public double Subtraction() { return A - B; } public double Multiplication() { return A * B; } public double Division() { return A / B; } } }   Class’ımızı oluşturduk ve artık projemizde kullanabiliriz. Peki projemizde nasıl kullanalım? Onun için de default.aspx’e birkaç control ekleyelim. default.aspx sayfamız da şu şekilde olsun: <%@ Page Language="C#" AutoEventWireup="true" CodeBehind="Default.aspx.cs" Inherits="Deneme._Default" %> <!DOCTYPE html PUBLIC "-//W3C//DTD XHTML 1.0 Transitional//EN" ""> <html xmlns="" > <head runat="server"> <title></title> </head> <body> <form id="form1" runat="server"> <div> <h4>Addition</h4><br /> <asp:TextBox ID="TextBox1" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; + &nbsp; <asp:TextBox ID="TextBox2" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; = &nbsp; <asp:Label ID="Label1" runat="server"></asp:Label> <asp:Button ID="Button1" runat="server" Text="Show Result" onclick="Button1_Click" /> <br /> <br /> <h4>Subtraction</h4><br /> <asp:TextBox ID="TextBox3" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; + &nbsp; <asp:TextBox ID="TextBox4" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; = &nbsp; <asp:Label ID="Label2" runat="server"></asp:Label> <asp:Button ID="Button2" runat="server" Text="Show Result" onclick="Button2_Click" /> <br /><br /> <h4>Multiplication</h4><br /> <asp:TextBox ID="TextBox5" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; + &nbsp; <asp:TextBox ID="TextBox6" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; = &nbsp; <asp:Label ID="Label3" runat="server"></asp:Label> <asp:Button ID="Button3" runat="server" Text="Show Result" onclick="Button3_Click" /> <br /><br /> <h4>Division</h4><br /> <asp:TextBox ID="TextBox7" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; + &nbsp; <asp:TextBox ID="TextBox8" runat="server"></asp:TextBox> &nbsp; = &nbsp; <asp:Label ID="Label4" runat="server"></asp:Label> <asp:Button ID="Button4" runat="server" Text="Show Result" onclick="Button4_Click" /> <br /><br /> </div> </form> </body> </html> Şimdi de default.aspx.cs kod dosyasının içerisini dolduralım. Button eventleri için gerekli kodları yazalım. using System; using System.Collections.Generic; using System.Linq; using System.Web; using System.Web.UI; using System.Web.UI.WebControls; namespace Deneme { public partial class _Default : System.Web.UI.Page { protected void Page_Load(object sender, EventArgs e) { } protected void Button1_Click(object sender, EventArgs e) { BasicOperations myOp = new BasicOperations(); myOp.A = Convert.ToDouble(TextBox1.Text); myOp.B = Convert.ToDouble(TextBox2.Text); Label1.Text = myOp.Addition().ToString(); } protected void Button2_Click(object sender, EventArgs e) { BasicOperations myOp = new BasicOperations(); myOp.A = Convert.ToDouble(TextBox3.Text); myOp.B = Convert.ToDouble(TextBox4.Text); Label2.Text = myOp.Subtraction().ToString(); } protected void Button3_Click(object sender, EventArgs e) { BasicOperations myOp = new BasicOperations(); myOp.A = Convert.ToDouble(TextBox5.Text); myOp.B = Convert.ToDouble(TextBox6.Text); Label3.Text = myOp.Multiplication().ToString(); } protected void Button4_Click(object sender, EventArgs e) { BasicOperations myOp = new BasicOperations(); myOp.A = Convert.ToDouble(TextBox7.Text); myOp.B = Convert.ToDouble(TextBox8.Text); Label4.Text = myOp.Division().ToString(); } } } Sizinde gördüğünüz gibi yazdığımız class’a ulaşamıyoruz. Bu durum başka şekillerde de karşımıza çıkabilir. Örneğin, projenizde iki adet class’ınız var ve birinde diğerini çağırmak istiyorsunuz. Şu durumda bunu da yapamayacaksınız. Peki şimdi ne yapabiliriz? Oluşturduğumuz class’ı bir namespace içine koyup; bu namespace’i de projemizde “Add Reference” diyerek ekleyip kullanacağız. Şimdi yeni bir Visual Studio açıyoruz ve File->New Project->Class Library yolunu izliyoruz. Böylelikle yeni bir namespace oluşturabileceğiz. Şimdi, oluşturduğumuz class library’deki class dosyasını aşağıdaki şekilde değiştirelim. using System; using System.Collections.Generic; using System.Linq; using System.Text; namespace Operations { public class BasicOperations { private double a; private double b; public double A { get { return a; } set { a = value; } } public double B { get { return b; } set { b = value; } } public BasicOperations() { A = 0; B = 0; } public double Addition() { return A + B; } public double Subtraction() { return A - B; } public double Multiplication() { return A * B; } public double Division() { return A / B; } } } Artık namespace’imiz oluşturulmaya hazır. Şimdi, oluşturduğumuz class library’i build edelim. Artık namespace’imizin dll dosyası oluştu ve kendi projemize dönebiliriz. Yapmamız gereken şey, solution explorer kısmındaki References seçeneğine sağ tıklayıp “Add Reference” demek. Daha sonra çıkan sekmelerden “Browse”u seçiyoruz ve önceden oluşturduğumuz class library projesinin içine girip sırasıyla Bin->Debug yolunu takip edip “Operations.dll” dosyasını ekliyoruz. Artık oluşturduğumuz class’ı, istediğimiz yerde using ekleyerek kullanabiliriz. Şimdi default.aspx.cs dosyasına dönelim ve using tagimizi ekleyelim. Kalan kod satırlarını yer kaplamaması için koymuyorum. using Operations; // Other statements Şimdi projemizi run edip deneyelim. Gördüğünüz gibi uygulamamız sorunsuz çalışıyor. Yeni bir yazıda daha görüşmek üzere.

Etiket(ler): c#, c# namespace, c# class, web application, asp.net

Merhaba; Bu yazımda sizlere view oluşturmayı, neden gereksinim duyulabileceğini ve kullanımını anlatmaya çalışacağım. Lafı fazla uzatmadan başlıyayım. SQL Server View yapısı sanal tablo olarak adlandırılabilir. Bu tablo aslında veritabanınızda varolmuyor; ancak gerçek bir tablo gibi sorgulanabiliyor. Böyle bir yapıya da bazen ihtiyaç duyulabiliyor. Örneğin, birden fazla tablo barındıran ilişkisel bir veritabanı dizaynı yaptınız. Bu ilişkisel veriabanında, iki ayrı tabloda olan verileri birleştirerek (inner ya da outer join yoluyla) sorgulmak istiyorsunuz. Ama bu birleştirmeyi projenizde sıklıkla kullanacaksınız. Her seferinde inner/outer join yapmak yerine bu sorguyu sanal olarak sorgulayabileceğiniz bir yapı olsa fena olmaz mıydı? İşte tam burada View yapısı devreye giriyor. Şimdi örnek üzerinden devam edelim. İlişkisel ve üç tablolu bir veritabanınız olduğunu farzedelim.   Tablolar yukarıda imagelerde görüldüğü gibi olsun. Bunları oluşturmak için gerekli olan t-sql kodları ise:   CREATE TABLE Department( DepartmentID INT PRIMARY KEY IDENTITY(1, 1) NOT NULL, DepartmentName CHAR(20) NOT NULL) CREATE TABLE Employee( EmployeeID INT PRIMARY KEY IDENTITY(1, 1) NOT NULL, Name CHAR(20) NOT NULL, Surname CHAR(20) NOT NULL, DepartmantID INT FOREIGN KEY REFERENCES Department NOT NULL) CREATE TABLE Bonus( ID INT PRIMARY KEY IDENTITY(1, 1) NOT NULL, EmployeeID INT FOREIGN KEY REFERENCES Employee NOT NULL, BonusAmount MONEY NOT NULL)   Diyelim ki çalışanlarınızın departmanlarıyla birlikte aldıkları toplam primleri de tek bir tabloda görmek ve üzerinde sorgu yapmak istiyorsunuz. Bu sorguyu da sürekli kullanacaksınız. O zaman bir View yapısına ihtiyacımız var. İlk önce tablolarımıza gerçek olmayan birkaç kayıt girelim.   Şimdi gelelim View yapımıza. View yapısını oluşturmak için gereken t-sql kodu: CREATE VIEW TotalBonus AS SELECT e.EmployeeID, e.Name, e.Surname, e.DepartmentID, d.DepartmentName, SUM(b.BonusAmount) AS TotalBonus FROM (Employee e INNER JOIN Department d ON e.DepartmentID = d.DepartmentID) INNER JOIN Bonus b ON e.EmployeeID = b.EmployeeID GROUP BY e.EmployeeID, e.Name, e.Surname, e.DepartmentID, d.DepartmentName Artık tüm çalışanlarımızın aldığı toplam primleri ve hangi departmana bağlı olduğunu aynı anda görebileceğimiz sanal bir tablomuz var.   Artık View yapımızı aynen fiziksel varolan bir tablo gibi sorgulayabiliriz. Örneğin; “SELECT * FROM TotalBonus WHERE EmployeeID = 2” diye bir sorgulama yaptığınızda, alacağınız output;   Bir başka yazıda daha görüşmek üzere.

Etiket(ler): mssql, sql server, sql, t-sq